Kitap Yorumları

tartışmayacağım çünkü güzel paylaşımların var hala bana laf sokuyor olman hoşuma gidiyor :) yada kişisel algıladıysam özür dilerim:)

@Barbaros

Eminim benim gibi yazdıklarını takip eden üyeler vardır. Senin yorumlarından ve eklediğin kitaplardan ilgimi çeken kitapları bende listeme ekliyorum. Sonuçta faydalanıyoruz burada sen o konularda benden daha bilgilisin ve bu kitapları iyi tanıyorsun. Buda benim bu kitapları keşfetmeme imkan tanıyor. Bundan dolayı yorumlarını eksik etme.

Ben neden burada okuduğum kitapları yazmıyorum. Çünkü blog sayfasında okuduğum kitapları paylaştığım için geniş şekilde burada yazmıyorum. Romanları blogda paylaşmadığım için burada son sayfasını şimdi okuduğumu yazayım.


Oblomov - İvan Aleksandroviç Gonçarov

Raskolnikov faciası ile başlayan Rus edebiyatı ile aramdaki soğuk savaş Oblomov ile barış sinyalleri vermeye başladı. Oblomov'u gerçekten sevdim acaba kişileştirdim ondan mı sevdim bilmiyorum. Ama benimde bir yanımda oblomovluk varmış onu fark ettim :) Güzel ve okunacak bir eser çıkmış. Hikaye öyle heyecanlı değil normal bir hayatı anlatıyor. Ama oblomov çok ayrı bir kişi, sonuna da üzüldüm gerçekten. Rus edebiyatında olduğu gibi o devrin yaşam tarzını da kitap yansıtıyor içinde. İş bankası yayınını okudum 9/10 verdim.

Bundan sonraki klasiği iyi seçmem lazım Raskolnikov facisının ikincisini yaşamamak için.

Yüz basının kızını oku

@epichan, eyvallah:)

Bence de barbaros hocam.okuyor ama ilgi alanıma pek girmiyor olsa da,paylaşımların oldukça nitelikli.aslında ben de paylaşırım ama bazı üyelerin burada olmasını bekliyorum.belki ondan sonra olabilir :)

Toza Sor ve Bunker Tepesi Düşleri --- John Fante

Aç,ayyaş ve yazar olmaya çalışan genç bir adamın (Charles Bukowski) kütüphanede kitabını şans eseri okuması sayesinde dünya çapında ün kazanan ve okur çevresi genişleyen yazar John Fante İtalyan bir yazar olmasına rağmen Amerikan olmayı daima büyük bir gururla kitabında dile getiriyor ve Güney Amerikalıları daima dışlayan bir tutum çiziyor.İlk romanı olan Toza Sor Bukowski'nin en sevdiği kitap çünkü ona göre Fante sözü nasıl yazdıysa hayatı da öyle yaşadı;güçlü,iyi ve yürekten.Her iki kitabında kahramanı olan Arturo Bandini benim dimağımda bir Martin Eden oldu,bir Açlık romanının Andreas'i.Hem yazar olma gayreti hem de açlık sanırım tüm edebiyat tarihinde at başı gider.İki kitapta da bu iki kavram dip yapıyor. Bukowski'nin Tanrısı yazar olmak için günlerce portakal yiyor.Bekaretinin belli olmaması için annesinin son parasını hayat kadınına hibe ediyor. Bandini'ye bir kızıyor bir seviyorsunuz her insan ilişkisinde olması gerektiği gibi.Bir çeşit Tutunamayan desek yeridir.Romanlar edebi dil olarak günlük konuşma dilinde kısa cümleler ile sıralanmış bölümlerden oluşuyor.Sıkılmadan iki günde rahat bitirebilirsiniz.Senaryo yazarlığı da yapan Fante'yi tanımak ve Bukowski'ye bir selam çakmak isteyenlere tavsiye ederim...

@ilkaysal, hangi üyeler:)

Hemen ifşa edeyim de belki görürler :) @meltem hanım,
@decameron,
@beratatabey,
@jivago,
@shaddywessa
@Nicorobin
@themis3
@muhibey
@istanblues .ve daha niceleri .bekliyorum...:)

John Fowles - Koleksiyoncu'yu okuyorum. harika bir kitap.

@jivago, sağolsun yazıyor da, beklenen ve talep edilen üretkenlikte değil:)

@ilkaysal, yönetici olarak sazı eline almanı ve akademik malumatın ve de multidisipliner eğilimlerinle bizleri aydınlatmanı bekliyoruz:)

@barbaros dostum sana telden anlatıyorum hatırda kalanları.Ancak tabi diğer üyeleri de düşünmek lazım.Son yazdığım kitaptan beri 8 kitap okudum ancak buraya yazarken biraz daha eklektik olmak istiyorum.Yani kevgirin telleri sık aralıklı olsun gayretinden başka bir şey değil.Biraz da yanlış anlaşılma kaygısı diyelim.Ancak üyeler talep ederse her okuduğumu seve seve özetlemeden ziyade benim kitabı okuduktan sonra ertesi güne cebimde bıraktığım taşları dökerim ortaya...Alan alır payına düşeni.

Benim özgür iradelere yapacak bir şeyim yok fakat söyleyecek birkaç sözüm olsun :) herhangi birisinin kendini arıtması,yolculuğu yetmez,çevresiyle bütünleşmesi gerekir.bütünsel tutarlılık içinde olmalıyız :) o yüzden bu çağrıyı yaptım :)

orhan hocam, sen yaz, bizler illaki hissemize düşeni alır, bir şekilde müstefid oluruz:) herkes sizinle 1 saat telefonda benim gibi hasbihal etme ayrıcalığında değil, mahrum kalmasınlar:)

Est. mahrumiyet ne demek.Neyimiz var ki kimi neyden mahrum edelim,gölgemiz bize zor yeterken. İsterim ki diğer üye arkadaşlarımızda kitabın bu maddi şekil ; harf,kelime ve cümle yığınından kendilerini kurtardıklarında yani kitabı okuduklarında akıllarında yer edenleri bir kaç cümleyle bizlerle paylaşsınlar.Elbette herkes evinde banyosunda şarkı söyler ancak hadi çık sahneye deyince ben bilmem der.Burası da öyle olmasın.Cin Ali'nin Kırbacı'nı okumuyoruz sonuçta;okuduğun kitabı veya aklında kalanları küçümseme her neyse kelimeye dök.Diğer yazılanları miheng alma.Tek miheng sensin unutma.

Seçim ve vazgeçim diye ekleyeyim.bir şeyleri başarmak için seçim yapmamız gerekebilir,fakat seçimi de başarmak için bazı şeylerden de vazgeçmemiz gerekecektir :)

zannedersem ekseriyet bu tarz paylaşımları bu siteye uygun görmüyor, salt takas-alışveriş olarak temin amaçlı görüyor siteyi, zorluyor muyuz şansımızı:)

Kapitalist dünyada yaşamak bu işte dostum.Kitap bile insanları metadan kurtaracağına o da zamanla metalaşıyor.Seni özgürleştireceğine geçim derdinin peşinde ağaçtan inen maymuna çeviriyor.İkinci eli olan şeyler fırsatçılar için zenginlik kaynağı olmuştur daima.Ancak bu zenginliğin en acı vereni kitapda gerçekleşmektedir.

700 tane yi yazsam bura pasmanikadan geçilmez polisiye de okumuyoruz son okuduğumuz kitapların türü de farklı başlıklarda kategoride edilmeli haksızmıyım

@ilkaysal, @barbaros @Jivago Ben bu başlığa her yazılanı takip ediyorum, fakat nedense okuduklarımı buraya aktarma konusunda biraz üşengeçim. Kitap listeleme sitelerine bile 'sonra eklerim' diyorum, fakat eklenmeden kalıyor o kitap yorumları:) Bir de sevgili Jivago ve barbaros hoca gibi güzel kelimeler ve deyişler kullanamıyorum. Yarın bir tane ekleyeceğim ama söz:)