Kitap Yorumları
Roman ve Etik/Ünsal Oskay
"Düşlerimizi bile günümüzün bilinç endüstrisinin biçimlendirdiği bir dönemde Ünsal Oskay'ın roman ve etik bağlamında yabancılaşma, gerçeklik, yazınsal kurgu türleri, aldanımcı fantazya, fantazyanın özgürleşimci ve hiçleştirici kullanımları gibi pek çok çıkış noktasından hareketle romana dair dillendirdiği her şey Roman ve Etik'te..." deniyor kitabın tanıtım bülteninde.
Eleştirel bir okur olma babında okunası bir eser olan bu kitaptaki yazıların bir kısmının başlıkları şöyle;
- Fantazyanın Özgürleştirici ve Hiçleştirimci Kullanımları: Moby Dick mi, Dracula mı?
- Mitik Öyküler ve Yazınsal Kurgu: Kafka ve Faulkner'in Mitik Morpheme'leri
-Yabancılaşmanın Yoğunlaşması, "Kaçış Edebiyatının" Pazardaki Başarısı ve Estetize Edilmiş Yaşama Geçiş
- Aldanımcı Fantazyadaki Geçici Rahatlama Üzerine ya da İyimserlik İptilasının Kötümserlik Sayılması Gereği Üzerine
Edebi Eleştiri/Kültürel Çalışmalar/Sosyolojik-Filozofik Fragmanlar olarak telakki ettiğim bu kitap, tüm boğuşmalarıma rağmen ufkumu açtı ve yeni edebi/fikri maceralara yelken açmamda rüzgarımı arttırdı diyebilirim:) Lakin, gavurca ve uydurukça kelimelerden ve bir hayli alıntıdan oluşan Oskay'ın üslubuna alışmam gerekti:) İlaveten; Oskay'ın Aydınlanmacı ideallere olan biat'ına/salt Batı odaklı düşünsel malzemesine/Marksist ve Modern bakış açısına kapılmamaya ve bu cephelerden zihnimi etkilememesine gayret ettim:)
at kuyruklu adam yada tas plak ikisinden birinw başlayı vercem :)
Ahmet Küçükkerniç'in Kan Sıcağı kitabını bitirdim. İlk defa okuduğum bir yazar merak ve heyecan son sayfalara kadar bitmiyor. Okurken sürekli kendimle çeliştim. Çok güzel kurgulanmış bir kitap bence...
yazarrı ekle faceden adm kanka ya okuyucularıyla arası çok iyi yeni kitap için öneri bile veriyorum yani dinliyor beni adam sağolsun:)
@pasmanika Ahmet Küçükkerniç 'ten mi bahsediyorsun ? Bütün kitapları bu okuduğum kitap gibi güzel kurgulanmışsa hepsini okumayı düşünüyorum...
Diğer kitaplarını da tavsiye eder misin ?
istersen hediye de edebilirim yollarsın okuyunca:)
ahmet abiye yolladım imzaladı geri yolladı bna okur geri verirsin her kitapı aynı:=)
Teşekkür ederim ama zahmet vermek istemem :)
kütüphanede duracağna sende dursun ne zahmeti istersen tabi:)
Tzvetan Todorov/Fantastik (Edebi Türe Yapısal Bir Yaklaşım )
Meşhur yapısalcı edebiyat eleştirmeni/teorisyeni Todorov, bu kitapta fantastiği edebi bir tür olarak ve de özerk bir kategori olmaktan ziyade komşu kategorilerden farklılığıyla tanımlanan bir tür olarak inceliyor.
Todorov "Bir metni fantastik kılan özellik; okurda yaşattığı kararsızlık ve/ya tereddüttür" diyor.
"Pozitivist 19. yüzyılın vicdan azabı olan" fantastiği yapısalcı bir bakış açısıyla ve bilhassa Balzac, Cazotte, Hoffmann, Merimee, Poe, Maupassant, Kafka gibi yazarların metinlerini analiz ederek inceleyen bir edebi eleştiri klasiği!
Dağın Öte Yüzü Üçlemesi---Yaşar Kemal
Ortadirek,Yer Demir Gök Bakır ve Ölmez Otu isimli 3 nehir romandan oluşan bu üçleme benim Bir Ada Hikayesi ile başlayan Yaşar Kemal maceramda 3.durak.2.si Kimsecik üçlemesi de bunlara eşlik etmişti.
Öncelikle bir Yaşar Kemal tespiti olarak : Yaşar Kemal seri kitaplarında ne hikmetse ilk kitabında çok iyi bir giriş yapıyor,ortam sizi içine alıyor ,rüyalarınızda mekanları talan ediyorsunuz ancak 2.kitapta başlayan kopma sonrakilerde zirve yapıyor.Tabi Yaşar Kemal'den ne kadar kopulabilirse yani.Bir de şu bir gerçektir okuyanlar için:Yaşar Kemal elma demez.Elmayı soyar,diler,ağzınıza koyar,sizin için çiğner ve tadını anlatır.Onun için kelimeler danseden figürlerdir adeta.
Gelelim serinin yorumuna :Çukurova'nın çevre köylerinden biri olan Yalaklı'dan pamuk işçisi olmak için yola çıkan Köylü ve Uzunca Ali,anası Meryemce,karısı Elif.Ve illaki Koca Halil.Bu yolculuk bir nevi Hac.Bir nevi Aforoz.Ortadirek ana-oğul ilişkisi açısından da psikoloji kitaplarına girecek denli sağlam tespitlerle dolu.İnsanın kendi anne-evlat ilişkisini gözden geçirmemesi elde değil.Yer Demir Gök Bakır ise küçük toplumlarda ermiş,uçmuş,kaçmış insanların nasıl isteyerek veya istemeyerek sivrildikleri üzerine bir kış romanı.Ölmezotu,serinin sonu ancak ırmağın başındaki suyun canlılığından eser kalmıyor artık.Yine de sıkmadan okunuyor,okutuyor.
Gelelim Yaşar Kemal terminolojisine.Sever çünkü O bazı kelimelerle sevişmeyi: dulda,döngele,yalabuk,koygun,apak,menevişlemek,balkımak,koyak,yarpuz.
İnce Memed'i henüz okumadığım için oraya giremiyorum ancak Fethi Naci ihtilal den dolayı 31 yılda bitirebildiğim (en uzun süren okuması imiş) dediği romanı bakalım ben ne kadar sürede tanışıp hemhal olabileceğim.Hepinize keyifli okumalar dilerim...
Orhan Hocam, edebi tatlar barındıran hoş bir tanıtım/yorum olmuş, teşekkürler:)
Ben İnce Memed ve bir-iki Yaşar Kemal kitabını yıllar evvel okumuştum. Yaşar Kemal'i romancı/hikayeciliğinden ziyade ozan/destancı/folklorcu olarak seviyorum ve kütüphanemde Ağrıdağı Efsanesi/Binboğalar Efsanesi/Üç Anadolu Efsanesi kitaplarını tutuyorum.
Rica ederim dostum.Özellikle Bir Ada Hikayesini mutlaka okumanı öneririm.
Kurmaca Nasıl İşler?/James Wood
Edebiyat eleştirisi/teorisi sahasına ait bu kitapta yazarın esas tezi "Kurmaca'nın yapay olduğu, yapay olurken de hayli gerçek olabileceğidir".
Kitabın bölümlerinde Anlatım, Karakter, Dil, Diyalog, Detay v.b. konular işleniyor ve bu konular çeşitli romanlardan örnekler verilerek somutlaştırılıyor.
Yazarın Önsöz'de dile getirdiği "Teorik sorular sorup pratik cevaplar üretme" ümidi boşa çıkmamış; hakikaten de sıkıcı olmayan, aksine akıcı ve aydınlatıcı bir kitap olmuş, bu denli çetrefil ve teorik meseleleri konu etmesine rağmen...
Edebiyat eleştirisi ve teorisiyle ilgili arkadaşlara tavsiye ederim!
Stephen King-Sadist
Okuduğum en iyi King kitabıydı. Tek bir mekanda geçen bir kitap anca bu kadar güzel olabilirdi.
5 kitap okuyup tsm king bna göre değil derken bna gerçekten king olduğunu kanıtlayan romanı falcı ile beraber okuduğum en iyi iki kingden biri sadist:)
en son NAzan Bekiroğlu'nun Nar Ağacı'nı okudum.
Birbirine uzak iki diyardan birbirlerine dogru akan hayatları
latif üslüpla okumak çok keyif vericiydi tavsiye ederim...
Genç Bir Romancıya Mektuplar/Mario Vargas Llosa
2010 Nobelisti Llosa bu kitapta roman sanatı üzerine mektup formatında yazdığı denemelerini toplamış. "İnandırıcılık, Üslup, Anlatıcı Mekan, Zaman, Gerçeklik Düzeyi" ve sair başlıklı-temalı denemelerde Llosa tespit ve kanaatlerini Marquez, Borges, Cortazar, Faulkner, Joyce, Flaubert, Kafka gibi dev yazarlardan örneklerle süslemiş.
"Romancıların biz okurları kandırıp kurmacalarına inandırmakta kullandıkları metotları açıklamaya çalıştım" diyen de usta bir romancı olunca keyifli ve verimli bir okuma oldu şahsım adına...Roman sanatı, kurgu teknikleri v.b. gibi konuları sevenler ilginç bulacaktır bu denemeleri!
Üçüncü Polis/Flann O'Brian
İrlandalı ustanın okuduğum ikinci romanıydı. Ve ikinci defa yazarın imge evrenine ağzım açık kaldı, hayal gücüne şapka çıkardım! Bir absürtlük destanı bu roman! Fantastik-gotik öğeler içeriyor, sürekli belagat parçalanıyor, muziplik-ironi-hiciv dolu dizgin gidiyor!
Cinayet işleyen ve devamında masalsı-fantastik bir alemde maceralar yaşayan isimsiz kahraman, bisikletlere saplantılı absürt polisler, tahta protez bacaklıların reisi ve hamisi Martin Finnucane, kahramanın alter egosu olarak konuşan (sayıklayan) Joe, aptallığın kitabını yazan filozof De Selby ve romanda sürekli De Selby'nin eserlerine dair düşülen sayfalarca dipnotlar ve mühimi saçma sapan bilimsel teoriler ve izahatlar!
Okurken müthiş keyif aldım; yazarın uydurma ve kurgulama gücüne bayıldım; kah komik/ironik bir anlatı, kah deneysel bir roman, kah bir makineleşme-mekanikleşme eleştirisi, kah grotesk/absürt bir alemin tasviri olarak okudum; amma ve lakin yazarın işbu romanının "ziyadesiyle fantastik" denerek yayımlanmasının reddedildiğini ve maaleseftir ki yazarın ölümünün ardından eşinin çekmecesinde bulması sayesinde 1967'de yayımlanabildiğini hatırlayınca da hüzünlendim.
Steve Berry - Kehribar Odası
Steve Berry'i siteden takasla gelen bir kitabıyla tanıdım. Sonra onu okumadan birkaç kitabı daha geldi. Baktım 9 tane kitabı Türkçe'ye çevrilmiş. Birden fazla kitabı olan yazarları yazım sırasına göre okuma takıntım nedeniyle, "ben en iyisi seriyi tamamlayım" dedim ve tamamladım; bu ilk kitabıyla da okumaya başladım.
Gerçekten keyifli bir kitaptı. Özellikle benim gibi kaçma kovalamacanın Avrupa'da (Güney Avrupa hariç) gerçekleştiği kitap/filmlerden hoşlananlar için çok doyurucu bir kitap. Yazarın kitabın sonunda yazdığı gibi araştırmalarla yazılmış ve her sayfa çok güzel akıyor. Dan Brown'ın biraz daha tempolu bir tarzı var diyebilirim. Hatta Dan Brown-Glenn Meade karışımı da denilebilir. Tabii ilk kitabı olduğu için hemen karar vermemek lazım. Umarım Bilge Kültür Sanat diğer 4 kitabını da Türkçe'ye böyle güzel bir şekilde kazandırır ve kitapların baskılarına devam eder. Şimdiden diğer kitaplarını da okumayı sabırsızlıkla bekliyorum.